| |||||||||||||||||
| |||||||||||||||||
Sponsor AlanıAnamur SEDİRAnamur SEDİR 1993-1994-Aralık 1993 1. Sayı-Ocak 1994 2. Sayı -Şubat 1994 3. Sayı -Mart 1994 4. Sayı -Mayıs 1994 5. Sayı SaatHİKÂYELERİmran AKSOY HikâyeleriAna MenüSponsor AlanıZiyaretçi Bilgileri
HAVA DURUMU |
"D-İ-P-L-O-M-A"... tik11 Nisan 2023, 01:38 “D-İ-P-L-O-M-A”... tik Azdan az çoktan çok. Okul bitirmiş herkesin diploması olur illa. Şüphesiz ki en bilineni İlkokul diplomasıdır onların. Benim de olmuştur ondan. Hatıram vardır bir de onunla ilgili. Vesikalık fotoğraf çektirmek üzere ilçeye gitmiştik.(Çüngüş) Öğretmen vardı başımızda. Siyah önlük, beyaz yaka, on dört kişi. Sırası gelen geçiyordu akordeona benzer körüklü fotoğraf makinesinin karşısına. Beklerken çay ikram edilmişti bir ara. Bir ilkti bizim için. Çok değerli hissetmiştik kendimizi. İki küp şekeri katıp içmiş, temize çıkarmıştık bardakları. Yaşça büyük birimiz; “Çaydan bir miktarın bardağın dibinde kalması gerektiğini, bunun görgü kuralı olduğunu” söylemişti. Henüz çayının bitirmemiş bir arkadaşın bardağından azar azar pay etmiştik diğerlerine, halletmiştik meseleyi. İlk vesikalık fotoğrafımdır o benim. Durur halen. *** Ortaokul diploması için fotoğraf çektirdik mi? onu hatırlamıyorum. Elimde de yok. İstenmemiş de olabilir. Fotoğrafsız da oluyordu bir dönem. Öğretmen Okulu diploması için çektirdiğimize gelince, roman yazılır onun üzerine. Ceket emanet, sınıftan bir arkadaşa ait. Gömlek ikinci el. Adana’da pamuk toplayıp sazdan artan parayla almıştım onu da. Saçlar bana ait ama o yerli. O birinci el tüm zamanların en iyisi. Biri Ankara İlahiyat, diğer Gazi Eğitim Fakültesi olmak üzere iki diplomam daha var. Fotoğrafları da var üzerinde ama hatırası yok öncekiler kadar. Çerçevelettim dururlar onlar da ne işe yarayacaklarsa bu saatten sonra. Bunlar bana ait “d-i-p-l-o-m-a” tik hatıralar. Başkalarına ait olanlar da var, hatırlayabildiklerim, Adam müzik öğretmeni ama alanıyla ilgisi yok. Ne ses, ne saz, ne başka beceri. Bir Üniversitenin üçüncü sınıfına kadar başka bölümde okumuş.12 Eylül öncesi anarşi ortamında arşive girilmiş, yakılmış, kayıtlar yok edilmiş. Son sene münasip bölüm diye oradan diploma düzenlenmiş. Diploma denince Milli Eğitim akla gelir elbette. Skandal çok haber duymuşuzdur o konuda. Çoğu da yansımamıştır basına. Dönemin iktidar partisinin ilçe başkanı ve arkadaşı ilkokul mezunu. Ortaokul diploması gerek ikisine de. Buluyorlar okulun birini, alıyorlar diplomayı oradan. Güç ellerinde, terfi ettiriyor lise müdürü yapıyorlar okulun müdürünü. Lise diploması istiyorlar bu kez oradan. Sınavlara girdikleri bile şüpheli ama onu da elde ediyorlar birer yıl arayla. Daha büyük lisenin müdürü yapıyorlar bu kez iyiliklerine karşılık olarak. “Kötü huyu adet edinme, yerleşir kökleşir” buyurulur bir hadiste. Alışkanlık oldu ya bir kez.usulsüz diplomaların adresi haline geliyor kurum. O diplomalardan ikisi intibak için çalıştıkları kurumun birine verildiğinde şüphe üzerine düzenlenen okula gönderiliyor doğrulatmak için. Veren yok. Başka müdür var artık orada. İncelemeye alınıyor. Durum anlaşılıyor. Soruşturma başlatılıyor. Birinci derecede sorumlu müdür devlet memurluğundan çıkartılıyor. Yıllar sonra karşılaşmıştık kendisiyle. “Uzman” olarak göreve başlatılmış Belediyenin birinde. “Sahte diploma nasıl düzenlenir?” onun uzmanlığı herhâlde diye geçirmiştim içimden. *** Akıllara ziyan bir olay daha yaşanmıştı Başkent Ankara’da. Ölen kardeşinin diplomasıyla il müdür yardımcılığı elde etmiş adam. Önü kesilmişti Milli Eğitim Müdürü olmaya ramak kalmışken. Bu diploma meselesi çok su götürür bizde. Uluslararası olanları var birde. İçeride bitiremeyen dışarıda bitiyor nasıl oluyorsa. Denklik veriliyor daha sonra onlara. Tanıdığımız çok bürokrat, çok yönetici var öyle. Fahri profesörlük verilmiş bir yerden onu kullananı da var. Doktorlar görmüştüm Bakü'de. Türkiye’de uzmanlığı kazanamamış 1500 dolar karşılığı gelip kayıt yaptırıp oradan Türkiye’ye geçiş yapan. Çoğunun emeklilik çağı geldi geçti bile. Yıllarca emanet ettik sağlığımızı onlara. Devletin diplomasını caiz görmeyenler var bir de. Devletle hesaplaşma içindeki yapılanmalar tarikatler cemaatler. Onu “dar-ul harp” gören, okullarında okumak istemeyen. Orada verilen eğitimle günaha gireceğini düşünen. Dışarıdan devam etme yolunu seçenler. Diplomasını değilse de maaşını helal görüyorlar ama. Devlet kadrolarında yığınla var onlardan. Hak ederek aldıkları halde kullanamayan, onu kiraya verenler de var. Milli Eğitim kurumlarında “kurucu müdür” olarak çok gördük onlardan. Kâğıt üstünde sadece, usul yerine gelsin diye… Sürücü belgeleri, Halk Eğitim Merkezlerinden verilenler, yerine başkalarını sokup diploma alanlar onlara gelmedik daha. Okullar Üniversiteler çoğaldı. Diploma enflasyonu oluştu tam anlamıyla. Kâğıt üstünde aynı. Tabela üniversitelerden de, köklü üniversitelerden verilenler de diploma. “Elli yıl evvelki lise diploması bugünün Üniversite diplomasından daha iyiydi” diyor bir bilen. Çürüme girmişse kurumlarının içine hayır bekleme o devletten. Diploma her şey değil elbette. Hiçbir şey değil hatta kimi yerde. Neşet, Veysel, Karacaoğlan mektep görmediler? Yıllardır onların okulunda okuruz biz diplomalılar. Diplomalı, diplomasız dolu olsun içi yeter ki. Sahte olmasın bir de, ahmak yerine koymasın bizi. Oruca da zararı olur onun. Bizden demesi. Hayırlı Ramazanlar dilerim... Osman ERENALP Ankara 09.04.2023 Bu haber 160 defa okunmuştur.
|
Sponsor AlanıSANATIN İÇİNDEN ;Sponsor Alanı |
|||||||||||||||
0cak - 2012 / Her Hakkı Saklıdır / Kaynak gösterilip, sitemizin ilgili sayfasına link verilerek alıntı yapılabilir.
Yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir-Site ticari olmayıp, kütüre hizmet eder. |