| |||||||||||||||||||||||||
| |||||||||||||||||||||||||
Sponsor AlanıAnamur SEDİRAnamur SEDİR 1993-1994-Aralık 1993 1. Sayı-Ocak 1994 2. Sayı -Şubat 1994 3. Sayı -Mart 1994 4. Sayı -Mayıs 1994 5. Sayı SaatHİKÂYELERİmran AKSOY HikâyeleriAna MenüSponsor AlanıZiyaretçi Bilgileri
HAVA DURUMU |
SUMGAYITTA KİTABIN ZAFERİAzerbaycan^'da son dönemlerde düzenlenen kitap fuarları listesine başkentte degil, Sumqayıt'da gerçekleşen bir kitap fuarı da ilave edildi. / Nergiz CABBARLI-AZERBAYCAN'dan yazıyor.
HABER YAZI: SUMGAYITTA KİTABIN ZAFERİ Azerbaycan’da son dönemlerde düzenlenen kitap fuarları listesine başkentte degil, Sumqayıt’da gerçekleşen bir kitap fuarı da ilave edildi. / Nergiz CABBARLI-AZERBAYCAN’dan yazıyor. Azebaycanda kitaba nihayet yeni bir yaklaşım daha doğrusu; tutumların canlanmasına tanık oluyoruz. Son dönemlerde düzenlenen kitap fuarları listesine başkentte degil, Sumqayıt’da gerçekleşen bir kitap fuarı da ilave edildi. (O kitap fuarı ki yarışmasıyla da akıllarda kalacak!) Ve en önemlisi devlet tarafından degil, bir kamu kurluşu olan “Azerbaycan Yayınevi” ictimai(toplumsal) birligi tarafından düzenlenen bir fuardı. Bu yaklaşım birçok yönden, ileriye doğru bir adım anlamına gelmektedir. Her ne kadar kitapla ilgili olsa da imza günleri, resim ve el sanatları sergisi, şiir saatlerini kapsayan iki günlük etkinliklerin gerçek bir kitap bayramı olduğunu söyleyebilirim. Ve açıkçası ilk defa böyle bir etkinliğe açık yüreklilikle “bayram” diyebileceğimi hissediyorum. Çünkü kelimenin tam anlamıyla orqanize bir toplantı degil, gönüllü bir akışa tanık oldum. Ancak bu tür fuarların düzenlenmesini ve hatta talebe, öğrenci ve öğretmen gruplarının sistematik(düzenli) olarak sergilere gönderilmesini destekliyorum. Bu bir estetikdir, kültürdür, bir alışkanlıktır ve elbette toplumda yerleşmesi ve geliştirilmesi gerekir! Organizatörler, kitap adına, sevgi adına bütün hünerlerini kullanarak okuyucunun ilgisini çok kesin bir şekilde yönlendirmeyi başardılar. Nasıl anladım bunu? Her sabah ve ya akşam sergiyi ziyaret etmesem de sergide bir kaç saat geçirdim. Kitap satışı vardı. Bu başka. Bir de alıcı vardı. Bu da başka. Ama mesele bu degildi. Asıl mesele ilgiydi (toplumda, gençlerde, okuyucularda dinleyicilerde neyle ilgilendiğini görmek çok sıra dışı bir süreçti!) Ve bu ilgi nihayet kendini açık şekilde göstermeye başlamıştı.
Bu ilgiyi yönlendirecek orqanizatörlere gelince… Halk yazarı Cengiz Abdullayev serginin baş yazarı oldu. Çünkü hem kendisiyle yapılan görüşme, hem de imza töreni çok başarılı geçti. Hatta Cengiz Abdullayev’in imza töreninin devamı kalabalığın içeri girmesini engellememek için avluda devam etti. Ama yalnız o degildi. Milletvekili Ganira Paşayeva, yazarlar Varis ve Elhan Elatlı, okurların imza sevgisi ve ilgisiyle dolub taştı. Sevinj Nurukızı’nın “Melisa”sı hala küçük okuyucuların elindeydi. Ve bu okuyucular için en ilginç şey, Şamil Sadigin fikriyle düzenlenmiş, halılarla süslenmiş ulusal “okuma odasında” yazarın kendi kitabını okuması idi. (Bunu hedef lisesinde görmüş ve çok hoşlanmıştım. Çünkü bu cocukların okumaya olan ilgisine başka bir estetik zevk katıyordu). Bir” zeka küpü” olan “Hedef” ögrençilerinin el sanatları ve deneylerinin sergilenmesi sergiye ayrı bir hava kattı. Diger imza günleri de okuyucuların gözünden kaçmadı. Ancak beni özellikle ilgilendiren iki faktörü paylaşmak istiyorum. Okurların şiir sevgisini… Bir de gençlerin egitimlere katılma, öğrenme, bilgi sahibi olma isteğini. Örnek vermek gerekirse Orhan Şahbaz’ın “Kitap bizim neyimize gerekir?” ismli eğitimine (seminerine) okuyucunun ilgisi, dinleme kültürü, tartıma ve görüş alışverişi farklıydı… Sadece gurur duydum. İki kültürün (Doğu ve Batı), iki estetigin kesişmesini ve sentezini yansıtan Salim Babullaoğlu’nun şiirlerini okurun da, dinleyicinin de (kendimin de) duyarlılıkla ve ilgiyle dinlediğine tanık oldum.
”Parlak İmzalar” yayınevinin Salim Babullaoğlu ve Akbar Koşalı ile düzenlediği şiir saatı, benzer birçok etkinlikte olduğu gibi, hiçbir soru sorulmadan, ek konuşma yapılmadan, kelimenin tam anlamıyla bir şiir saatı oldu. En önemlisi, dinleyicinin hepsi şiir dinlemek istedi. Yürekle, gönülden zevk alarak. Ne yazık ki sergiyi başından sonuna kadar izleyemedim. Ama bu saatler bile ondan zevk almak, ve sevinmek için yeterliydi. Sergi başkentte, merkezde yapılsa ve bu kadar ilgi olsaydı, böyle bir sonucu sevsem bile bu kadar heyecanlanmazdım. Başkent dışında bu büyük bir başarı ve bu tür sergilerin en uzak yerlerde bile yapılmasının önemli olduğunu gösteriyor. Kısacası; Zafer Bayramına adanan ilk Sumgayıt Kitap Sergisi, kitap için bir zaferdi. Hepimiz bu zaferin sevincini organizatörler ve imza günleri olanlarla paylaşıyoruz. Türkiye Türkçesine Uyumlama: Çınar ARIKAN Not: Bu tür bir etkinliğin Azerbaycan’ın Sumgayıt Şehrinde düzenlenmesi bizleri çok mutlu etti. Kitaba verilen değer çok önemlidir. Kültür, sanat, edebiyat adına bu çalışmalara destek vereren, emek veren tüm Azerbaycanlı kardeşlerimizi kutluyor,bu yazıyı bize ulaştıran Ayb Sumgayıt Bölmesi sadri Gülnare CEMALETTİN Hanımı, yazıyı kaleme alan Nergiz CABBARLI’yı tebrik ediyor, başarılar diliyor ve tekrarını düzenlemelerini bekliyoruz. www.anamursedir.com Bu haber 1435 defa okunmuştur.
|
Sponsor AlanıSANATIN İÇİNDEN ;Sponsor Alanı |
|||||||||||||||||||||||
0cak - 2012 / Her Hakkı Saklıdır / Kaynak gösterilip, sitemizin ilgili sayfasına link verilerek alıntı yapılabilir.
Yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir-Site ticari olmayıp, kütüre hizmet eder. Altyap?: MyDesign Haber Sistemi |