 | |||||||||||||||||
| |||||||||||||||||
|
| |||||||||||||||||
Sponsor Alanı
Anamur SEDİR
Anamur SEDİR 1993-1994-Aralık 1993 1. Sayı-Ocak 1994 2. Sayı -Şubat 1994 3. Sayı -Mart 1994 4. Sayı -Mayıs 1994 5. Sayı SaatHİKÂYELER
İmran AKSOY HikâyeleriAna MenüSponsor Alanı
Ziyaretçi Bilgileri
HAVA DURUMU |
ÇOK OKUYAN BİR TOPLUM OLMAK
29 Mart 2012, 00:49 Dünyanın en tehlikeli insanları: Bilmeyen, hatta bilmediğini bilmeyen, yapamayan, bilgisiz olduklarının farkına varamayan; bildiğini zanneden insanlardır. Başarılı olmak, bilgi sahibi olmak, çevreye yararlı olmak, ailesine, topluma, komşusuna kendine yararlı olmak bilmeden ve bilgi sahibi olmaktan geçer. Bilen ve bilgi sahibi olan insanlardan korkmamak gerekir. Böyle bir insan olmanın ilk şartı da yararlı bilgi edinmek, yararlı olma çalışmaları yapmak, sonuçta yararlı neticeye ulaşmaktır. İnsanı yok edici, zarara uğratıcı kitapları okuyup kullanmaya çalışmak okumuş cahil olmaktır. Bilgiler kitap okuma yoluyla elde edilir. Tecrübelerle de bilgi edilir ancak uzun yılları gerektirir. Dünya üzerinde yararlı bilgiler elde etmiş olan toplumlar daima başarılı olmuş, almış oldukları bilgilerle etraflarını aydınlatmışlardır. Bir konuda bilgili olmak için hem sahip olduğumuz mesleğimizde, hem de kültürel alanda bilgi sahibi olmamız gerekmektedir. Bütün bu saydıklarımıza ulaşmanın tek yolu da okunduğu zaman insana zarar vermeyen kitaplardan bol bol okumak; milletine yararlı olmuş insanları rehber edinip onlar gibi olmaya çalışmaktan geçer. Bir insan çok iyi bir mühendis, çok iyi bir mimar, çok iyi bir ressam olabilir. Bununla birlikte değişik kitaplar okuyarak ufkunu daha da genişletebilirse daha da başarılı bir ortam oluşturur. Çevre ile daha senlibenli olabilir. CENABİ ALLAH’IN <HİÇ BİLENLERLE BİLMEYENLER BİR OLUR MU?> Ayeti ile Peygamberimizin< İLİM ÇİN’DE DE OLSA GİDİP ÖĞRENİNİZ> Hadisi de bize okumanın ve ilim öğrenmenin gereklerini anlatmaktadır. Biz Türk Milleti olarak okuma özürlü bir toplumuz. Ne kahvelerimizde, ne toplu olarak yaşamakta olduğumuz mekânlarda, ne evlerimizde, ne de kütüphanelerimizde kitap okuma ve araştırma alışkanlığımız yoktur. Bu özelliğimizle bilgisiz bir toplum olmaya doğru devam ediyoruz. Özellikle kadınlarımız daha da kötüye gitmekte ve kandırılmaya müsait bir duruma düşmektedirler. Yapılan bir araştırmaya göre Türkiye’de nüfus ortalamasına göre erkeklerde okuma yazma oranı ilkokul dördüncü sınıf seviyesinde, kadınlarımızda ise ilkokul ikinci sınıf seviyesinde olduğu tespit edilmiştir. Günümüz eğitiminde öncelikle okuma yazma bilsin, bilmesin anaların- babaların, sonrada okulların çocuklara kitap okuma alışkanlığı kazandırmada önemli yol gösterici olduklarını bilmeleri gerekir. Evlerde aileler çocuklarına kitapları sevdirmeli ve okuma zevki aşılamalıdırlar. Çocuklar özellikle küçük yaşlarda söylenenden ve denenden çok ailelerin yaptıklarını taklit ederek öğrenmeye çalışırlar. Küçük çocukların dikkatini çekecek şekilde önlerinde kitap okumak o küçüklere okuma zevkini benimsetmektir. Akşamları belli saatlerde televizyonları da kapatarak kitap okumak çocuklara en iyi örneklik ve okuma zevkini kazandırmaktır. Yaşları gereği okula gitmeyen çocuklara bile kitap okumak onların okuma alışkanlığına önderlik etmektir. Okuyan bir toplum olmak için çocuklarımızı küçük yaşlarda iken kitaplarla tanıştıralım. Okuma yazma bilsinler bilmesinler onlara zaman zaman kitap okuyalım. Ailece kitap okuyarak okuma zemini oluşturalım. Ailemizdeki gereksiz israfların (sigara, içki, kumar, lüks tüketim, gereksiz harcama… gibi yersiz harcamaları kısarak) dörtte birini kitap almaya ayırabilsek inanın ki her evimiz bir kütüphane olur, okumamız ve okunacak ortamımız daha da genişlemiş olur.(Bu konuda geniş bilgi sahibi olmak ve ne demek istediğimi daha iyi kavramak isteyenler benim Anamur Ekspres Gazetesi İnternet Sayfasındaki: Dost Bildiğimiz Düşman, Sigara yazımı okurlarsa daha iyi anlayacaklardır.) Gerek geçmişte olsun, gerek günümüzde olsun başarılı insanların büyük bir çoğunluğunun kitap okuyan insanlardan oluşmuş olduklarını görürüz. Bizim insanlarımızdan bile Fatih’in Yavuz’un Atatürk’ün, M. Akif’in hep kitaplarla haşir neşir oldukları kitap okumaya ve bilgili adam olmaya birer örnektir.(M. Akif dört yaşlarında iken hem kuranı, hem de Arapçayı okuyabiliyordu.) Kitaplar dediğimiz zaman dergileri, gazeteleri, tüm bilgilendirici araçları kabul etmek lâzım. Buradan şuna da dikkat çekmek gerekir ki: Okuduğumuz kitaplar faydalı, dürüst ahlâk kazandırıcı, yararlı olmalı; kitaptan aldığımız bilgiler bize ahlâksızlık, yıkıcılık,, bölücülük, yersiz isyan edici bilgiler kazandırmamalıdır.Kitaplar, bilgiye, bilime ,sanata giden yollardır. Geçmişin, günümüzün, geleceğin bilgilerini kitaplarla takip edebiliriz. Kitaplar her zaman yalan söylemeyen samimi dostlarımızdır. Birçok dost bildiğimiz insanlar bize zarar verirler ama kitaplar iyi seçilirse asla. Biz kitaplara gülümsersek onlar bize her zaman gülmeye hazırdırlar. Birçoğumuzun bildiği gibi içinde bulunduğumuz mart ayının son haftası ile Nisan ayının ilk haftası <KÜTÜPHANELER HAFTASIDIR> bu vesile ile bu yazımızı kaleme aldık. Çok okuyalım, çok okutalım bilgili bir toplum olarak ATATÜRK’ÜN dediği gibi muasır medeniyet seviyesine ulaşalım. Yazımı: < BİR KÜTÜPHANE AÇMAK, BİR ÜNİVERSİTE AÇMAKTIR> sözü ile bitiriyorum. Bu haber 2498 defa okunmuştur.
|
Sponsor Alanı
SANATIN İÇİNDEN ; Sponsor Alanı
|
|||||||||||||||
|
0cak - 2012 / Her Hakkı Saklıdır / Kaynak gösterilip, sitemizin ilgili sayfasına link verilerek alıntı yapılabilir.
Yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir-Site ticari olmayıp, kütüre hizmet eder. |
|||||||||||||||||
.jpg)
.jpg)
