anamursedir-anamur dergi
ANASAYFA HABER ARA FOTO GALERİ VİDEOLAR ANKETLER SİTENE EKLE RSS KAYNAĞI İLETİŞİM

Sponsor Alanı

Anamur SEDİR

Anamur SEDİR 1993-1994

   -Aralık   1993  1. Sayı
   -Ocak    1994  2. Sayı
   -Şubat   1994  3. Sayı
   -Mart     1994  4. Sayı
   -Mayıs   1994  5. Sayı

MAKİ DERGİSİ

MAKİ DERGİSİ-105

Saat

Ana Menü

Sponsor Alanı

 

Ziyaretçi Bilgileri

»Aktif 43  
»Bugün 693  
»Toplam 14593482  
Sayın Ziyaretçimiz
»IP'niz | 18.97.9.170
» Bu sitemizi ziyaretiniz

HAVA DURUMU

ANAMUR

BEKTAŞİLİK VE BEKTAŞİLİKTE "OK" DAMĞASI

Rufat Latifoğlu

24 ?ubat 2025, 02:04

Rufat Latifoğlu

        BEKTAŞİLİK VE BEKTAŞİLİKTE “OK” DAMĞASI

 

Ümumtürk felsefi, edebi ve pеdаqоji fiкir tarihinde şahsiyyetin inkişafı, kendini kabullenmesi, manevi zenginliği problemlerinin öğrenilmesinde, XIII yüzyıllık Аnаdоlu, Аzerbаycаn ve Nahçıvanda yаyılmış ortak türk kültürünün ve ümumtürk birliyinin yaranmasında islamiyyetin bu ülkelerde daha geniş yayılmasında Bекtаşiliyin önemli yеri ve rolu büyük оlmuşdur. Bektaşiliyin yaradıcısı Hacı Bektaş Veli, onun annesi Şeyh Ahmetin kızı Hatem Hatun, babası Seyid Sultan İbrahim Sani türk soyundandır. Bektaş kelimesi “Dost”, “Arkadaş”, “Bey”, “Bey dostu”(“Beydaş”) anlamını taşıyor. Bazi dipnota istinaden Hacı Bektaş Veli çok sevdiği Muhammed Peyqamber (s) efendimiz gibi 63 yıl (hicri 606-669; miladi 1209-1270) ömür yaşamışdır. Bektaşiliyin esаs anlamı insanın kendisini tanıması, zengin maneviyyata sаhib оlmаsıdır.

Bektaşilik hümanist esaslı bir öğretidir. Öğretinin odağında "insan" vardır. Amacı, İnsan-ı kâmil olarak tanımlanan olgun, yetkin insana ulaşmaktır. Bu ise bir eğitim sürecini gerekli kılar. Hacı Bektaş’ın Türk dünyasının egitimine, kamil insane felsefesine çok büyük katkıları olmuştur. En önemli ve tasavvufu kısaca anlatan özlü sözü, "Eline, diline,  beline hâkim ol" sözüdür.

Bektaşi tekyelerinin giriş kapılarında herkesin görebileceği bir yere "EDEP" sözü yazılıp asılırdı. Bunun anlamı, burası edep-erkan merkezidir. Arapça bir kelime olan "edep" kelimesi "E, D, B" harflerinden meydana gelmiştir. Bu üç harf, "EL, DİL, BEL" kelimelerine dönüşmüştür. Yani "Eline, diline, beline sahip ol! " anlamına gelmektedir.

Eline sahip olmak; sana ait olmayan bir şeyi götürme, elinle kimseye kötülük etme, kimsenin malını çalma.

Diline sahip olmak; gözünle gördüğün herşeyi söyleme, dediğin fitne-fesat yaratabilir. Yalan söyleme, söyleyeceğini düşün öyle söyle. Ana diline saygı göster, onu öğren ve koru.

Beline sahip olmak ise nefsine hakim ol, helalin olmayana meyletme, kendi neslini ve soyunu koru.

Bu fikirler  Bektaşi misralarında böyle ifade olunmuştur:

Haksızlığa uğramazsın, sahib isen eline

Belalara bulaşmazsan , hakim isen diline

Davasız derde düşmezsin, sağlam isen beline!

Bu üç tavsiyeye uyan Bektaşiler kendilerinden her zaman emindirler. Herkesin kendinden emin olması toplumun birbirinden emin olmasına getirib çıkarır.

 

*********

Bektaşilikde insanın kamilleşmesine büyük önem verilmiş ve kamilliye ulaşmağın yolları gösterilmişdir. Bu yollara emel edenlere “Mürşidi-kamil” derler ve ya “Ata” gibi mukaddes isime layik görülürdü. Bektaşilik kamil insanın terbiyesinde nefs terbiyesine büyük önem verir.

OK damğası Türk kültür ve sembolizminde - doğruluğu, dürüstlüğü, (okumayı) bilgiyi ve gücü sembolize eder. Aynı zamanda Koruyucu Amaçlıdır. Türk ok gibidir; dosdoğrudur, yolundan sapmaz. Yayından çıktığı an herkes susar.

Türk kültür ve inancında, özellikle Bektaşilikde  “Ok gibi olmak”, “Ok atmak”,  “Okumak” ve  “Okutmak”  önemli fikir, düşünce ve amellerdir.

Okumak, bilgi pınarıdır;

Bilgi, ömrün ışığıdır.

Oku da bil,

Oku - bilim bulağı,

Bilim - ömür çırağı.

Oku da bil,

Böyük Türk Şairi Yəhya Kemal Beyatlı ok atmaqda Bektaşi meharətini dile getirerek degerli misralarına bele köçürmüştür.

       OK BEKTAŞİ

Yavuz Sultan Selim Han'ın önünde

Ok atan ihtiyar Bektaş Subaşı,

Bu yüksek tepeye dikti bu taşı

O gazi hünkarın mutlu gününde.

 

Vezir, molla, ağa, bey, takım takım

Güneşli bir nisan günü ok attı.

Kimi yayı öptü, kimi fırlattı,

En er kemankeşe yetti uç atım.

 

En son Bektaş Ağa çöktü diz üstü.

Titrek elleriyle gererken yayı,

Her yandan bir merak sardı alayı.

Ok uçtu hedefin kalbine düştü.

 

Hünkar dedi 'Koca, pek yaman saldın,

Eğerci bellisin benim katımda,

Bir sır olsa gerek bu ilk atımda.

Bu sihirli oku nereden aldın? '

 

İhtiyar elini bağrına soktu,

Dedi İstanbul muhasarası,

Başlarken aldığım gaza yarası,

İçinden çektigim bu altın oktur.

 

Yahya Kemal Beyatlı'nın “Ok” adlı şiiri, Osmanlı İmparatorluğu'nun güçlü dönemlerine bir övgü niteliğindedir. Altın ok, gazilik ve kahramanlığın bir simgesi olarak şiirin ana temasını oluşturur. Şiirin anlamı ve içeriği ise şu şekilde açıklanabilir:

Altın ok, qazilik ve kahramalığın bir  simgesi olaraq şiirin ana temasını yaratmıştır.  Şair Yavuz Sultan Selimin önündə ok atan yaşlı bir Bektaşi subayı olan Bektaş Subaşının bu taşı (nişan taşı) təpə başına dikmesiyle başlamıştır. Bu, Hünkarın (padşahın) mutlu bir gününde gerçekləşmiştir. Burada, bir zəfər ya da önemli bir hadisənin bayram edilməsi tasvir edilir ki, Bektaşi məhareti bu bayramın ön katındadır.

                                                                                      

 

 

 

 

 

 

 

Prof.Dr. Rüfat Latif oğlu Huseyinzade

Azerbaycan Devlet Pedaqoji Universitesi

 

Bu haber 66 defa okunmuştur.

Delicious  Facebook  FriendFeed  Twitter  Google  StubmleUpon  Digg  Netvibes  Reddit
    ÖMRÜMÜZ GEÇERKEN24 Nisan 2025

Sponsor Alanı

Sponsor Alanı

 

ANKET

ANAMUR OKULLARINDA SERBEST KIYAFET UYGULANSIN MI?




Tüm Anketler

0cak - 2012 / Her Hakkı Saklıdır / Kaynak gösterilip, sitemizin ilgili sayfasına link verilerek alıntı yapılabilir. Yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir-Site ticari olmayıp, kütüre hizmet eder.
RSS Kaynağı | Anasayfa | İletişim

(c)2012 Anamur Sedir