| |||||||||||||||||
| |||||||||||||||||
Sponsor AlanıAnamur SEDİRAnamur SEDİR 1993-1994-Aralık 1993 1. Sayı-Ocak 1994 2. Sayı -Şubat 1994 3. Sayı -Mart 1994 4. Sayı -Mayıs 1994 5. Sayı SaatHİKÂYELERİmran AKSOY HikâyeleriAna MenüSponsor AlanıZiyaretçi Bilgileri
HAVA DURUMU |
TÜRKÜLERİ İLAHİ DİYE YUTTURMAK!16 ?ubat 2016, 01:03 TÜRKÜLERİ İLAHİ DİYE YUTTURMAK! Müzik denilince Türk Halk Müziği ve Türk Sanat Müziği en sevdiğim dallardır. Ancak müzik konusunda pek yeteneğim yoktur. Kendimi türkü ve şarkılar konusunda iyi bir dinleyici olarak bilirdim. Ama hiçbir şey bilmiyormuşum. Bundan haberdar olmamı sağlayan ise Tarsus halkınının yakından tanıdığı müzik adamı Dr. Halil Atılgan oldu. Bundan birkaç gün önceydi. Atatürkçü Düşünce Derneği Tarsus Şubesi tarafından düzenlenen Türküler ve din ticareti konulu konferansa davetli olarak katıldım. ADD Tarsus Şube Başkanı Banu Ertoprak açılışta bir konuşma yaparak konferansın konusunun Türkülerle Din Ticareti olup konuşmacı olarak katılan Dr. Halil Atılgan’a teşekkür etti. TÜRKÜ VE İLAHİ KONUSU Nikah salonunda gerçekleştirilen konferansta konuşan Atılgan slayt eşliğinde bazı kötü niyetli kişilerin türkülerin notalarından ve sözlerinden alıntılar yaparak ve bunları birkaç nota ile harmanlayarak ilahi gibi sunduğunu söyledi. Atılgan konuştukça ve iddialarını belgelerle isbat ettikçe şaşırıp kaldık. Sadece ben değil salondaki 250’ye yakın insanda anlatılanları ilgi ve şaşkınlıkla dinledi. Atılgan slayt eşliğinde konuşarak “Türkülerimiz arı misali çiçekten çiçeğe konar. Her çiçekten bal alır, gönül bahçemizin gülleri olarak geçmişten günümüze varlığını koruyarak bize ulaşmıştır. Oturduğunuz evin balkonunu değiştirecek olsanız apartman yönetiminden izin alırsınız. Ama türküler değiştirilir. Hiç kimsenin kulağı duymaz. Hiç kimseden izin alınmaz. Şimdi de din ticareti yapanlar kullanıyor türküleri. Müzikleri alınıyor. Dini içerikli sözler monte edildikten sonra, uygun bir de klip çekiliyor. Piyasaya sürülüyor. Türk’ü anlamak için türkü dinlemek gerek. Türkülerle ahraz dile, bülbül güle, arı bala gelir. Onun için; Fırat’a, Kızılırmak’a, geçit vermeyen karlı dağlara türküler yakılmıştır. Halkımız sevdiğine diyemediğini de: “Mendili işle yolla / İşle gümüşle yolla / İçine üç elma koy / Birini dişle yolla” diyerek arı ve duru bir söyleyişle dile getirmiştir. Kısaca türkülerimiz Türk milletinin aynasıdır. Ne yazık ki talihsizdir, kadersizdir, sahipsizdir, anasızdır, babasızdır. Onun için de herkes istediği gibi kullanır onları. Hem de tepe tepe. Aranjmancılar – Popçular – Özgüncüler – Batıcılar kullananlar arasında ilk sırada yer alırlar. İsteyen hesabına nasıl geliyorsa öyle yorumlar. Şamar oğlanıdır türküler. Gelen vurur giden vurur… Şimdi de ilahi tacirleri vuruyor. Konuyu kural ve kriterlerine uygun olarak yapanlar tenzih edilir. Ünlü türkülerin ezgileri alınarak dini içerikli sözler monte ediliyor, sonra da ilahi diye piyasaya sürülüyor.. Aranjmancılar – Popçular – Özgüncüler – Batıcılar onu en çok kullananlar arasında ilk sırada yer alırlar. İsteyen hesabına nasıl geliyorsa öyle yorumlar. Oturduğunuz evin balkonunu değiştirecek olsanız apartman yönetiminden izin alırsınız. Ama türküler değiştirilir. Hiç kimsenin kulağı duymaz. Hiç kimseden izin alınmaz. Bu kadar sahipsizdir türkülerimiz. Yağma Hasan’ın böreğidir. İsteyen istediği gibi kullanır onları… Şimdi de din ticareti yapanlar kullanıyor türküleri. Müzikleri alınıyor. Dini içerikli sözler monte edildikten sonra, uygun bir de klip çekiliyor. Piyasaya sürülüyor. Sonra da başlıyor dini kanallarda dönmeye… Üretilen sözüm ona ilahileri dini mekânlarda dinleyenler ağlıyor. Eğlence mekânlarında dinleyenler göbek atıyor. İşte sana müthiş bir tezat. Bu tezat Arabesk yaşantının bir parçası olarak hayatını sürdürüyor.” diyor. Bu anlatılanları dinledikçe ve bazı müzik parçalarının insanları düğünlerde oynatırken sözlerinin değiştirilip İlahi diye lanse edilmesiyle de ağlattığını belgelerle ve görüntülerle ortaya koyan Halil Atılgan hocam çok güzel bir araştırma yapmış. Bizlere bunları anlattı ve bundan sonra aldatılmamızı önledi. Keşke bu konferansı daha çok insan izleme imkanı bulsaydı da yeni türetilen, sözleri Medine’ye varamadım diye başlayan ilahinin, sonra “Perişan bir divaneyim” adlı türkünün notasının nasıl birbirine benzeyip aynı olduğunu görselerdi.. Sonuçta türkünün müziğinin alınarak Medine’ye varamadım sözlerinin yamandığını ve ilahi diye piyasaya sürüldüğüne tanık olacaklardı. Yazık, bazı insanlar duygu sömürüsü ve hırsızlık yaparak insanların parasını nasıl kapıyorlar, nasıl türkülerimizi katlediyorlar bunu yakından gördük. Teşekkürler Halil Atılgan hocam. Teşekkürler ADD Tarsus Şubesi ve Başkanı Banu Ertoprak hanım.. Ve son söz..Halil Hocamın deyişiyle.. “Türk’ü anlamak için türkü dinlemek gerek” Yakup Boncuk Bu haber 1667 defa okunmuştur.
|
Sponsor AlanıSANATIN İÇİNDEN ;Sponsor Alanı |
|||||||||||||||
0cak - 2012 / Her Hakkı Saklıdır / Kaynak gösterilip, sitemizin ilgili sayfasına link verilerek alıntı yapılabilir.
Yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir-Site ticari olmayıp, kütüre hizmet eder. |