| |||||||||||||||||
| |||||||||||||||||
Sponsor AlanıAnamur SEDİRAnamur SEDİR 1993-1994-Aralık 1993 1. Sayı-Ocak 1994 2. Sayı -Şubat 1994 3. Sayı -Mart 1994 4. Sayı -Mayıs 1994 5. Sayı SaatHİKÂYELERİmran AKSOY HikâyeleriAna MenüSponsor AlanıZiyaretçi Bilgileri
HAVA DURUMU |
DÖRT ÇARPI DÖRT31 Mart 2012, 11:01 NE DEMELİ ? DÖRT ÇARPI DÖRT Milli Eğitim: Bir ülkenin geleceğine yön verme. Bu doğrultuda gençler yetiştirme. Toplumun geleceğini şekillendirme. Şekillendirmede de en doğru olanı yapma. Bunu gerçekleştirirken hata payını en alt seviyeye çekme gayreti içinde olan bir sistemdir. Ne gariptir ki bizde toplumun geleceğini belirleme değil, iktidarların geleceğini belirleme olmuştur. Öyle ki her iktidar değişiminde milli eğitim bakanları kendilerine göre sistem değiştirme yollarına girmişlerdir. Hep biz yaptık ta oldu zihniyeti içinde olmuşlardır. Birileri “ilk okuma yazma harfle başlar” birileri “cümleyle başlar” demişlerdir. Her bir şekilde okuma yazma gerçekleşmiştir. Ama başarı tartışma konusudur. Şöyle bir hafızalarınızı yoklayın. Kimimiz harften, kimimiz cümleden okuma yazma öğrenmiştir. Yüksek dağlarda hem kuşa hem de yılana rastlanır. Biri uçarak, biri sürünerek çıkmıştır. Hiçbir zaman sürünerek mi okuduk, uçarak mı okuduk ? olayın bu yönüne bakılmamıştır. Hep “Ben okudum da oldu” demişizdir. Bir zamanlar bu ülkede köy enstitüleri vardı. O dönemde doktor ona göre, ziraat mühendisleri yok, ev yapacak usta yok, hayvanlara bakacak veteriner yok. Yetiştirilen, eğitilen öğretmenler görev yerlerine vardıklarında hem öğretmen, hem doktor, hem usta, hem veteriner. Niyet ve eğitim-öğretim şekli çok güzel. Ama bir gün gelmiş, birileri sulandırmış. Arkasından okullar kapatılmış. Sonra öğretmen okullarına geçilmiş. Sonra eğitim enstitülerine derken eğitim fakültelerine gelinmiş. Bakalım bundan sonra ne olur. Okullardaki eğitim öğretimde de oynamayı eksik etmemişiz. Modern matematik, modern kimya, modern fizik vs. Sonra dön geriye adına klasik de. Yok efendim beşlik sistem, onluk sistem, kredili sistem derken bir yerde durukamadık. Bir gün bizim bakanın biri Japonya’ya gider. Orda meslektaşıyla gezerken bir şey dikkatini çeker. Mesai saati bitmiştir. Ama çalışma hala devam etmektedir. Sorar “Mesai bitti, hala çalışma devam ediyor” Meslektaşı “Biz çocuklarımıza önce hiroşimayı gösterir, sonra fabrikaları gösteririz. Bakın çalışırsanız bu, çalışmazsanız bu olursunuz. Onlar çalışmalarını aksatmadıkları gibi, sekiz saat kendilerine, bir saat devletlerine çalışırlar” Bizim bakan bir dudak büker. Meslektaşı devam eder “Sizin ÇANAKKALE gibi bir açık hava müzeniz var. Bunun farkında değilsiniz” der. Elin oğlu bizim ÇANAKKALE’den haberdardır da bizim haberimiz yoktur. Velhasıl bizim milli eğitimimiz şamar oğlanına dönmüştür. Önüne gelen bir şamar atmakta. “Arpa ekerdik / Buğday ekerdik / Bulguru elde çekerdik / Eskigün bundan eyidik” Bir gün birileri “DÖRT ÇARPI DÖRT” derse şaşırmayın. Mustafa SEFEROĞLU Bu haber 8342 defa okunmuştur.
|
Sponsor AlanıSANATIN İÇİNDEN ;Sponsor Alanı |
|||||||||||||||
0cak - 2012 / Her Hakkı Saklıdır / Kaynak gösterilip, sitemizin ilgili sayfasına link verilerek alıntı yapılabilir.
Yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir-Site ticari olmayıp, kütüre hizmet eder. |