Belediyeden ve belediyecilikten ne anlıyoruz


Açıklama:
Kategori: KÖŞE YAZILARI
Eklenme Tarihi: 22 Aral?k 2013
Geçerli Tarih: 28 Mart 2024, 20:11
Site: anamursedir-anamur dergi
URL: http://www.anamursedir.com/yazar.asp?yaziID=1868


                     

 

Biz bu yazıya başlamadan CHP ve AKP’nin Anamur adayları henüz netleşmemiş, Başkan Türe ve yeni MHP yönetimi ısınma turlarına çoktan başlamışlardı. Ama durun bu defa adaylardan ve seçimlerden söz etmeyelim. Belediyeler, belediyecilikten ve halkın belediyelerden beklentilerden söz edelim. 

Belediyecelik nedir: bir kentte yaşayan halkın rahat huzurlu ve sağlıklı bir şekilde yaşayabilmesi için; öncelikle kentin mimari yapısının düzenlenmesi, alt yapı unsurlarının hizmete hazır bulundurulması, cadde, sokak ve kaldırımlarının bakımı, kent temizliğinin sağlanması, ulaşım ve park düzenlemesi, kültürel ve sosyal etkinliklerle halkın bilinçlenmesini ve gelişmesini sağlamak ve engellilerin engelsiz yaşayacağı bir kent düzenlemesi yapmak şeklinde sıralayabiliriz. Belki bunlara kentte yaşayan insanların yaşamının kolaylığı, sağlığı ve çağdaşlaşması adına yapılması gereken genel anlamda teknik bilgi ve beceri isteyen, aynı zamanda sanatsal ve eğitimsel bakışlarla desteklenerek yapılması gereken hizmetler de eklenebilir. Kısacası belediyecilik donanımlı bir ekip hizmetidir.

Beş sene sonra memlekete yine seçim havasına girdi. Cadde ve sokaklara gelişigüzel sıralanmış afiş panolarına bakıyoruz. Yıllardır bütün partilerde, sadece tek bir insan resmi yani aday adayımızın resmini görürüz. Ama niçin? Çalışma ekibinde kimler yer alacak, kimler başkan yardımcısı veya kimler meclis üyesi göremezsiniz. Bu nedenle aday veya aday adayı “yaptım”, “yapacağım” şeklinde tekil ifadeler kullanır. Her ne kadar geri planda çalışma arkadaşları olsa da onlar bu durumdan rahatsızlık duymazlar. Ve böylece özünde tek adamcılığı yatmış olmuyor muyuz?
Biri çıkar ben buraya adayım der ve kendi kafa yapısına göre etrafına “adamlarını” alır. Olması gereken; görülen bir eksiklik karşısında tabandan yükselen sesle birlikte bir ekip kurulması ve kurulan bu ekip içerisinden başkan, başkan yardımcıları ve meclis üyelerinin seçilmesidir. Elbette böyle yapanlar da var. Ancak; ekip niçin görünmez bunun ardındaki korkular nedir kimlere hangi sözler veriliyor ki çalışacak ve gerçek görev yapacak ekip tanıtılmaz, anlaşılacak şey değil. Eğer baştan açık ve şeffaf olamıyorsak yönetim esnasında nasıl demokrat ve şeffaf olacağız.
Mevcut durumdan ve uygulamadan memnun olanlara sözümüz yok. Ancak bizim gibi düşünen insanların büyük çoğunluğunun özlemi; yaşadığı kentin daha yaşanılabilir bir kent düzeni içerisinde birlikte yaşamadır. Gerçekten amaç bu ise; niçin; farklı siyasi kulvarlarda ayrı kent yönetimine talip olunur. Niçin; bir kentte birlikte yaşayacak olan kent yönetimi bakımından aynı düşüncelere sahip insanlar ayrılarak kentleri rantçı, çıkarcı, hak hukuk tanımaz, kuldan utanmaz yapılara teslim etmekteyiz. Söyler misiniz bizi bir araya getirmeyen zor olan ne? Bireysel hırs ve çıkarlarımız mı? Amaç; çağdaş ve modern bir kent için hizmet ise niçin aynı düşünceye sahip insanlar fedakârlıklar yaparak bir araya gelip güçlü bir ekip kurmazlar?
Tabanda yaygınlaşmış şu algıları kırabiliyor muyuz? ”Ya bunların hepsi çıkarcı, bunların hepsi nasıl yiyeceğiz bunun peşinde” gibi oluşan yargıları kırıp, “Bu ekip kesinlikle kentimizi en iyi yönetecek ekiptir, bu ekip çıkarı ve rantı düşünmez, çıkarcılığa ve rantçılığa izin vermez, bizlerin hakkını ve yaşam kalitemizi en iyi bu ekip savunur ve yapar” dedirtebildiğimiz anda güçlü bir halk desteğini arkanıza almışsınızdır demek
Yaşadığınız kentte bulunduğunuz hizmet alanında, yıllar boyu unutulmayacak hep arkanızdan gururla konuşulacak tarihe onurlu bir imza mı atmak istersiniz… Yoksa maddi çıkarlara yenilerek ”bu da kesesini doldurdu, bu da akrabalarını, yandaşlarını işe soktu köşeyi döndü yaramaz adamın tekiydi” gibi anılmak mı istersiniz? Karar sizin değerli adaylar, aday adayları, meclis üyeleri. Ya bu kentin talan edilmesine bir katkı siz sunarsınız, Ya da bu kenti kentdaşlık duygusuyla yöneterek tarihe imza atarsınız.
Soruyorum; kaç tane başkanlığa ve meclis üyeliğine aday adayı arkadaşımız bir tekneye binip denizden, dağdan yaşadığı kentte şöyle uzun uzun bakıp nerelere neler yapılması konusunda kendini geliştirdi… Kaç tane aday adayımız ve meclis üyesi adayımız bir tekerlekli sandalyeye binip bir gününü sandalyede geçirerek o insanlarımızın yaşamını algılama adına farkındalık yarattı. Karar sizin.